Prof. Dr. Erdal Karaöz: Kök hücre tedavilerinde umut verici sonuçlar alıyoruz

Ahmet ATMACA/GAZİANTEP, -GAZİANTEP’te ‘Kök

Ahmet ATMACA/GAZİANTEP, -GAZİANTEP’te ‘Kök Hücre, Eksozom ve Somatik Hücre Uygulamalarında Güncel Yaklaşımlar’ sempozyumu hekimlerin yoğun ilgisi ile yapıldı. Liv Hospital Rejeneratif Tıp ve Kök Hücre Merkezi Direktörü Prof. Dr. Erdal Karaöz tarafından Liv Hospital Gaziantep’te gerçekleştirilen sempozyumda somatik hücre ve eksozom tedavilerinde gelinen aşamalar hekimlere anlatıldı. Prof. Dr. Karaöz, yaptığı sunumlarda, kök hücre tedavilerinde umut verici sonuçlar alındığını söyledi.

Liv Hospital tarafından düzenlenen ‘Kök Hücre, Eksozom ve Somatik Hücre Uygulamalarında Güncel Yaklaşımlar’ sempozyumunun 2’incisi Gaziantep’te yapıldı. Liv Hospital Rejeneratif Tıp ve Kök Hücre Merkezi Direktörü Prof. Dr. Erdal Karaöz’ün katılımıyla gerçekleşen sempozyuma Gaziantep ve bölge illerden çok sayıda hekimin katılımıyla yapıldı. Etkinlikte somatik hücre ve eksozom tedavilerinde gelinen aşamalar değerlendirildi. Programda konuşan Prof. Dr. Karaöz, kök hücre tabanlı hücresel tedavilerin Sağlık Bakanlığı onayı alınarak uzman ellerde ve laboratuvarlarda yapılması gerektiğinin altını çizdi.

‘TIBBIN TEDAVİ EDEMEDİĞİ BAZI HASTALIKLARDA HÜCRESEL TEDAVİLER GELİŞME GÖSTERİYOR’

Tıbbın tedavi edemediği bazı hastalıklarda son yıllarda kök hücre tabanlı hücresel tedavi yöntemlerinin hızlı bir gelişme gösterdiğini, bu kapsamda gelinen aşamaların öncelikle hekimlere anlatılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Karaöz, “Son yıllarda kök hücre tabanlı hücresel tedaviler, tıbbın tedavi edemediği bazı hastalıklar için oldukça gündemde. Son 10 yıldır hastanemizde kurguladığımız merkezde üretilen hücresel ürünlerle birçok hastaya Sağlık Bakanlığı’ndan onay alarak kök hücre tabanlı hücresel tedaviler uygulamaktayız. Bu ikinci bölgesel toplantımız. Bölgelerimizdeki hekimleri bilgilendirmek amacıyla öncelikle Gaziantep’teyiz” dedi.

‘UMUT VERİCİ SONUÇLAR ALIYORUZ’

Prof. Dr. Karaöz, kök hücre tabanlı hücresel tedaviler konusunda 11 yıldır çalışmalar yaptıklarını ve alınan sonuçların umut verici olduğunu belirterek, “Kök hücreler neden önemli? Tıbbın bazı hastalıkları tedavi edemediğini hepimiz biliyoruz. Özellikle Nörodejeneratif hastalıklar dediğimiz hastalıklar da bu hastalıklardandır. Bunlar daha çok merkezi sinir sistemini ilgilendiren hastalıklar. Örneğin Alzheimer, Parkinson, MS hastalığı, Otizm, Serebral Palsi gibi hastalıklara tıbbın kesin çözümü bulunmuyor. Bu hastalıkların ortak bir karakteristiği ilgili oldukları organlardaki hücreler ölüyorlar ve bu hücreleri yerine koyacak henüz bir teknoloji yok. Bir ameliyat ya da cihaz da yok. Ülkemizde ve dünyada son 30 yıldır bu ölmüş hücrelerin yerine nasıl yeni hücreler koyarız ya da ölmüş hücrelerin bulunduğu doku ya da hücreleri nasıl tedavi ederiz? Sorusunun cevabını aramaktayız. Bizler de yaklaşık 11 yıldır hastanemizde kurduğumuz merkezimizde birçok klinik faz çalışması da yaptık. Bakanlıktan onaylar alarak uygulamalar da yapmaktayız. Sonuç gerçekten umut verici. Bunun altını özellikle çizmek istiyorum. Seçilmiş hastalarda doğru hücrelerde doğru ellerle uygulama yapıldığında ve doğru rehabilitasyon yapıldığında, erken dönemdeki hastalıklarda yüz güldürücü sonuçlar elde edilebiliyor” ifadelerini kullandı.

‘ETİK DIŞI UYGULUMALARA DİKKAT’

Kök hücre tedavilerin etik dışı uygulamalarının da mevcut olduğunu ve bu bağlamda hem Türkiye’de hem de dünyada etik dışı uygulamaların yapıldığını da söyleyen Prof. Dr. Karaöz, “Bu bağlamda hem ülkemizde hem de dünyada etik dışı uygulamaları da görüyoruz. Bu yüzden bölgesel toplantılarımızda önce hekimlerimizi daha sonraki aşamada da halkımızı bilgilendirmemiz gerekiyor. İstismara açık bir konu ve özellikle boşa umut vererek hastalara ve ailelerine hem maddi hem manevi kayıplara sebep olabiliyorlar. Bu çalışmalar Bakanlığın onay verdiği birimlerde ya da laboratuvarlarda uzman kişiler tarafından yapılmak zorunda. Ancak bunun dışında eylemleri de ne yazık ki görmekteyiz. Modern tıbbın geleceğini kök hücre tabanlı hücresel tedaviler, nano teknoloji, doku organ mühendisliği ve gen tedavileri olarak dört ana başlıkta toplayabiliriz” diye konuştu.