Tuğçe ODABAŞI-Ulaşcan ÖZER/İSTANBUL, BİLİM, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik (STEM) eğitiminde kadın-erkek eşitliğini güçlendirmek ve eğitim kalitesini artırmak amacıyla düzenlenen ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Çalıştayı’nın ilki gerçekleştirildi. Uluslararası ‘Breaking Boundaries in K-12 Classrooms: Fostering Gender Inclusion in STEM Teaching’ projesi kapsamında yapılan çalıştaya, Yeditepe Üniversitesi ev sahipliği yaptı.
Çalıştay, İsveç Ulusal Ajansı’nın Erasmus+ KA220 HED programı desteğiyle Türkiye, İsveç, İsviçre, Almanya gibi ülkelerden üniversitelerin iş birliğiyle düzenlendi. Türkiye adına Yeditepe Üniversitesi ve İSTEK Acıbadem Okulları projede yer aldı. Çalıştayda, K-12 seviyesindeki öğretmenler, öğretmen adayları ve eğitim fakültesi akademisyenleri bir araya gelerek, STEM derslerinde toplumsal cinsiyet eşitliği ve çeşitliliğin nasıl sağlanabileceği üzerine fikir alışverişinde bulundu. Katılımcılar, STEM eğitimine cinsiyet dostu yaklaşımları entegre etme becerilerini geliştirmeyi ve bu alanda sürdürülebilir çözümler üretmeyi hedefleyen atölye çalışmaları gerçekleştirdi.
EKİNCİ: GELECEĞİN ÖĞRETMENLERİ CİNSİYET EŞİTLİĞİ VİZYONUYLA YETİŞTİRİLİYOR
Projenin Türkiye Koordinatörü, Yeditepe Üniversitesi Uluslararası Akademik İlişkiler Koordinatörü Prof. Dr. Fatma Yeşim Ekinci, toplumsal cinsiyet eşitliği hedefinin, çocuklara küçük yaşlardan itibaren farkındalık kazandırılmasıyla mümkün olacağını vurguladı. Üniversitelerin bu sürece liderlik etmesinin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Ekinci, “En önemli unsurlarından biri, toplumsal cinsiyet eşitliği farkındalığının erken yaşlarda kazandırılmasıdır. Bu farkındalığı oluşturacak kişiler öğretmenlerdir; öğretmenleri yetiştirenler ise üniversitelerdir. Projenin liderliğini İsveç Linköping Üniversitesi üstlendi. Proje, yükseköğretim kurumlarıyla K-12 okullarını bir araya getiren bütüncül bir yaklaşımı temel alıyor. Üniversitemiz, bu projeye ev sahipliği yaparak, eğitim fakültemizin öğrencileriyle birlikte geleceğin öğretmenlerini toplumsal cinsiyet eşitliği vizyonuyla yetiştirmeyi amaçlıyor. Süreç İSTEK Okulları ile yapılan iş birliği sayesinde bütüncül bir yaklaşımla ilerliyor. Üniversiteler, materyallerin oluşturulması ve tasarlanması sürecinde kilit rol oynuyor. Hazırlanan materyaller, okullara aktarılıp öğretmenler ve öğrenciler için farkındalık yaratıyor. Bu model, STEM eğitiminde toplumsal cinsiyet eşitliği sağlama noktasında güçlü ve sürdürülebilir bir çözüm sunmayı amaçlıyor” dedi.
İŞLER: CİNSİYET EŞİTSİLİĞİNİ ERKEN YAŞLARDAN BAŞLAYARAK ÇÖZECEĞİZ
Projenin temellerinin nasıl atıldığını, kapsamını ve hedeflerini anlatan İSTEK Ankara Okulları İlkokul Müdürü Eylem Erkan İşler şu ifadeleri kullandı:
“İskoçya’daki bir toplantıda, STEM alanında kız çocuklarının yer alması ve bu oranın artırılması üzerine yaptığımız konuşma sırasında, farkındalık çalışmalarına küçük yaşlardan başlamamız gerektiğini fark ettik. ‘Ağaç yaşken eğilir’ dedik ve sürecin küçük yaşlardan başlayarak yukarıya doğru çıkması gerektiği konusunda fikir birliğine vardık. Bu düşünceyle projeyi somut bir modele dönüştürmek için üniversitelerle iş birliği yapma kararı aldık. STEM alanındaki cinsiyet dengesizliğini çözmek için erken yaş gruplarından başlayarak toplumsal bir değişim yaratmayı hedefledik.”
“KÜRESEL BİR DÖNÜŞÜM’
Projenin temelinde öğretmenlerin kilit bir rol oynadığını vurgulayan Eylem Erkan İşler şu değerlendirmede bulundu:
“Üniversiteler, sürecin başlangıç noktası oldu. Öğretmen yetiştiren bölümlerin, aday öğretmenleri bu vizyonla yetiştirmesi, toplumsal cinsiyet eşitliğini eğitim yoluyla yaymak için çok önemli. Meslekte olan öğretmenlerin de bu sürece dahil edilmesi gerekiyor. STEM alanlarında görev yapan tüm öğretmenlerin bu vizyonla hareket etmesi şart. Bu nedenle çalıştayımıza hem öğretmen adaylarını hem de aktif olarak görev yapan K-12 öğretmenlerini davet ettik. Ayrıca, lise öğrencilerimizin de katılımıyla bir sinerji ortamı yaratmayı hedefledik. Bu sadece bir eğitim modeli değil; tüm toplumu kapsayacak bir dönüşümün başlangıcıdır. Bu çalıştayda geliştirdiğimiz fikirler, ders içerikleri ve gerçekleştirdiğimiz etkinlikler, sadece bu çalıştayla sınırlı kalmayacak. Bu içerikleri açık kaynak olarak yayınlayarak, STEM eğitiminde toplumsal cinsiyet eşitliğini desteklemek isteyen herkesin kullanımına sunacağız. Ayrıca çalıştay sonuçlarını eğitim konusundaki liderler ve politika yapıcılarla paylaşacağız. Bu proje, sadece ulusal değil, aynı zamanda uluslararası bir girişim. Akademik dünyaya da katkı sağlayacak olan bu çalıştay, sürdürülebilir bir STEM eğitimi modeli için önemli bir adım oldu.”
AYDIN: MESLEKLERİN CİNSİYETİ YOKTUR
Hedeflenen uzun vadeli dönüşüm üzerine açıklamalarda bulunan İSTEK Okulları Bilişim ve Teknoloji Koordinatörü Serkan Aydın ise sözlerine şöyle devam etti:
“Öğretmenler, yöneticiler ve üniversite öğrencilerimizle birlikte test yaptık. Bu testle mevcut durumumuzu değerlendirip gelecekte izlenecek yolu belirledik. Çalıştay sonrası her katılımcı, kendi alanında ve yaşamında bu projenin gereklerini hayata geçirmek için çalışacak. Yılsonunda, çalıştayın daha da geniş katılımlı ikinci oturumunu düzenleyeceğiz. Bu oturumda da, ilk test ile son test sonuçlarını karşılaştırarak başlangıç noktamızı, hedeflerimize ne ölçüde ulaştığımızı ve kat ettiğimiz mesafeyi somut göreceğiz. Projenin uzun vadeli etkisi, mesleklerin bir cinsiyeti olmadığını içselleştirmek ve bunu hayatın her alanına yansıtmak olacak. Bu farkındalığın, küçük bir kartopu misali büyüyerek toplumsal bir dönüşüm yaratmasını hedefliyoruz.”
ÇETİN: YENİLİKÇİ EĞİTİM MATERYALLERİNİN OLUŞTURULMASININ ÖNÜNÜ AÇIYORUZ
Yenilikçi adımlar attıklarını ifade eden İSTEK Okulları Lise Bilişim Teknolojileri Koordinatörü Barış Çetin, proje kapsamındaki çalışmaların küresel bir perspektif taşıdığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bu proje, STEM alanlarında kadınların topluma daha aktif katılımını artırmayı amaçlıyor. Öncelikli hedefimiz, K-12 sınıflarındaki öğretmenlerin ve liderlerin bakış açısını şekillendirmek. Ayrıca, cinsiyet ayrımı gözetmeyen ve yenilikçi eğitim materyallerinin oluşturulmasının önünü açacağız. Öğretmenlerimiz ve öğretmen adaylarımızla kapsayıcı materyallerin oluşturulması için yoğun çalışmalar yapıyoruz. Küresel bir perspektifle eğitim materyalleri ve STEM yatırımları oluşturmayı amaçlıyoruz. Bu süreç, yalnızca yerel değil, aynı zamanda küresel bir iş birliğinin ürünüdür.”