Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İstanbul – TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali sona erdi

Esra GÜNTEPE – Ulaşcan ÖZER / İSTANBUL, – İSTANBUL Atatürk

Esra GÜNTEPE – Ulaşcan ÖZER / İSTANBUL, – İSTANBUL Atatürk Havalimanı’nda 17 Eylül’de başlayan Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST, bugün sona erdi. Türkiye’nin savunma sanayi araçlarının sahne aldığı, birçok yarışma ve etkinliğin düzenlendiği festivalin kapanış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Şunu çok iyi biliyoruz. Teknoloji üretemeyen sadece tüketen ülkelerin bir geleceği yoktur. Bağımsızlığımız, güvenliğimiz ve refahımız için teknoloji üreten bir ülke olma idealimiz hayati önemdedir” dedi.

Türkiye’nin en büyük Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST, 17 Eylül’de Atatürk Havalimanı’nda başlamasının ardından 5 gün boyunca ziyaretçilerine teknoloji şöleni yaşattı. HÜRKUŞ, T-129 ATAK, T-70, SOLOTÜRK, Bayraktar TB3, Bayraktar Akıncı, T-70 ve S-70 helikopterinin de aralarında bulunduğu hava araçları festival boyunca nefes kesen gösteriler düzenlerken, üniversite öğrencileri de birçok alanda geliştirdikleri projeler ile kıyasıya yarıştı. Bugün sona eren festivalin kapanış törenine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, T3 Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Selçuk Bayraktar, TEKNOFEST paydaşları ve çok sayıda vatandaş katıldı.

‘TEKNOLOJİ ÜRETEMEYEN SADECE TÜKETEN ÜLKELERİN BİR GELECEĞİ YOKTUR’

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “İstanbul’da bir kez daha yerli ve milli teknoloji coşkusuna ortak olmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Teknofest 2018’den bu yana milletimizin teknoloji yolculuğuna yön veren bir iklim oluşturmuştur. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu Türkiye Yüzyılı ve Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu bu festivallerde ete kemiğe bürünmüştür. Şunu çok iyi biliyoruz. Teknoloji üretemeyen sadece tüketen ülkelerin bir geleceği yoktur. Bağımsızlığımız, güvenliğimiz ve refahımız için teknoloji üreten bir ülke olma idealimiz hayati önemdedir. 2018’de ilk kez bu festival düzenlendiğinde 20 bin yarışmacı katılmıştı. Bu yıl 1 milyon 100 bin gencin başvurusuyla ulaşılan düzey her türlü takdiri hak ediyor. Dahası 100’e yakın ülkeden gelen gençlerin de bu heyecana ortak olması, Teknofest’in artık küresel bir marka olduğunu gösteriyor. Roket yarışmasından model uydu yarışmasına, insansız hava araçlarından hava savunma sistemlerine, havacılıktan, yapay zekadan engelsiz yaşam teknolojilerine kadar pek çok yarışma büyük bir heyecanla tamamlanmış durumda. Ayrıca bu yıl ilk kez düzenlenen şu atılan roket yarışması insansız kara aracı yarışması, uluslararası çocuk bilim yarışması ve mimari görsel tasarım yarışması, teknoloji tutkunlarına yeni ufuklar açmıştır. Bu yarışmalarda elde edilen birikimin geleceğimiz için çok daha büyük atılımların habercisi olduğuna inanıyorum. Festival boyunca hava gösterilerinden konserlere, sahne performanslarından sergilere, atölyelerden simülasyon alanlarına kadar çok geniş yelpazede etkinlikler icra edilmiştir. Teknofest zaman tüneli, milli deniz, kara ve hava araçlarının sergisi, fuar alanları ve öğrencilere özel ilk uçuş deneyimleriyle ziyaretçilerinde unutulmaz hatıralar bırakmıştır. Bu yıl TEİ’nin geliştirdiği TF 6000 motorunun ilk kez halkımızın önünde çalıştırılması da milletimizin teknoloji yolculuğunda yeni bir kilometre taşı olmuştur” dedi.

‘TASARIMDAN SERİ ÜRETİME KENDİ SAVAŞ GEMİSİNİ DENİZE İNDİREBİLEN 10 ÜLKEDEN BİRİYİZ’

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “Savunma sanayimizin lokomotifliğinde yerli ve milli ürün geliştirme konusunda adeta bir devrim yaşıyoruz. Son 22 yılda Cumhurbaşkanımızın güçlü siyasi iradesiyle, savunma sanayisinde yüzde 20’lerden, yüzde 80’leri aşan millilik oranımız tam anlamıyla ‘Devrim’ kelimesini hak ediyor. Bu devrime katkıda bulunan her bir insanımıza, her bir kuruluşumuza teşekkür ediyoruz. Bugün savunma sanayi ihracatında dünyanın 11’inci ülkesiyiz. Yakın bir gelecekte inşallah savunma sanayi ihracatımız 10 milyar doları aşıp, çift haneli seviyelere ulaşacak. Yine baktığımızda insansız hava araçları teknolojisinde ilk 3 ülke arasındayız. Tasarımdan seri üretime kendi savaş gemisini denize indirebilen 10 ülkeden biriyiz. Bütün bunlar savunma sanayimizin ulaştığı düzeyi gösteriyor. Yerli üretim İHA ve SİHA’larımız, uçak ve helikopterlerimiz, deniz platformlarımız, insansız araçlarımız, radar ve elektronik harp sistemlerimiz, zırhlı kara araçlarımız ve tanklarımızla caydırıcı gücümüz her geçen gün artmaktadır. Geçtiğimiz ay Cumhurbaşkanımızın katılımıyla 47 araçtan oluşan çelik kubbe sisteminin envantere katılması da bu anlamda yeni bir dönüm noktası olmuştur. Ancak tüm bu kazanımlar bir sonuç değil, bir başlangıçtır. Daha gidecek çok yolumuz başaracak çok işimiz var. Savunma sanayindeki ilerlemelerimizin yanı sıra yapay zeka, blok zincir teknolojileri, coğrafi bilgi sistemleri ve siber güvenlik alanlarında da yeni hamlelerimiz hazırlanmaktadır. Aynı zamanda dijitalleşme alanında da ülkemiz kendi girişimlerini hayata geçirmektedir. Kısa bir süre önce hizmete geçen en sosyal platformu dijital tekellere karşı ortaya konan önemli bir alternatif olarak kısa sürede 1 milyon 300 bin katılımcıya ulaşmıştır” dedi.

’11 BİNE VARAN FİNALİSTİMİZİN MUHTEŞEM ESERLERİNİ GÖRME İMKANI BULDUK’

Programda konuşan T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, “Gerçekten de şu son 5 gün, muhteşem bir teknoloji şölenine dönüştü. Deneyimleriyle teknoloji alanlarıyla, sanatsal enstalasyonlarıyla şampiyonlar geçidiyle çepeçevre muhteşem bir teknoloji deneyimi yaşadık. Milli teknoloji hamlemizin gerçekten de ona yakışır. Onu taçlandıran bir Teknofest deneyimi olmuş oldu. Muhteşem gösterilere de tanıklık ettik. SİHA’larımız milli hava aracımız Hürkuş. Bunun yanında milli kanatlarımız muhteşem gösteriler yaptılar. Ama sadece onunla da kalmadı. Buradaki finalistlerimizin teknolojilerimizin, şampiyonlarının 11 bine varan finalistimizin muhteşem eserlerini şampiyonlar geçidinde gözlerimizle görme imkanı bulduk. Gerçekten onlarla gurur duyuyoruz, iftihar ediyoruz. Bu yıl Teknofest dünya çapında tabii daha önceki yıllarda bu rekora sahipti ama başvurusuyla yarışma başvurularıyla 64 farklı alandaki 1.2 milyon başvuruyla yine rekor kırmıştı. Burada da şampiyonlarımız yarışmış oldu. Cumhurbaşkanımız da gençliğimiz 2 gün önce şampiyonlarımızı tüm milletin huzurunda ödüllendirdiler. Cumhurbaşkanımızı da ilk yılından itibaren Milli Teknoloji Hamlesi vizyonuna hamilik yaptığı için, milli teknolojimizin şampiyon her yıl ödüllendirdiği için yürekten şükranlarımı sunuyorum. Tabii burada milletimiz de 1 milyonu aşkın ziyaretçiyle bu muhteşem meydanı dualarını eksik etmediler. En büyük teşekkür yine aziz milletimize. Dünya ya baktığınızda maalesef dünyanın bütün müesseseleriyle, insanoğlunun biriktirdiği tüm müktesebatıyla beraber yıkıldığını görüyoruz. Korkunç bir karanlığa sürüklendiğini görüyoruz. Biz inanıyoruz ki Medeniyetimizin güneş yüzlü çocukları, medeniyetimizin adalet, hürriyet, iyilik ve merhamet değerlerinden aldığı ilhamla siz sevgili genç kardeşlerim dünyayı bu düştüğü yerden tekrar ayağa kaldıracaksınız” ifadelerini kullandı.

‘HÜRKUŞ GÖKYÜZÜNDE CESARETİYLE TÜRK MÜHENDİSLİĞİNİN TÜM UNSURLARINI SERGİLİYOR’

Bayraktar, “Hürkuş da gökyüzünü cesaretiyle Türk mühendisliğinin tüm unsurlarını sergileyerek bir yandan şenlendiriyor. Bir buradaki çadırlarımızda erişen 10 binlerce genç kardeşimiz de inşallah teknolojinin tüm diğer alanlarında insanlığı aydınlatacak eserlere imza atacaklar. Dünyaya baktığınızda yüksek teknolojinin bir tahakküm aracı olarak kullanıldığını görüyoruz. Kolumuza taktığımız saatten, yanımızda taşıdığımız akıllı telefonların hepsinin biraz silaha dönüştürüldüğünü görüyoruz. Biz inanıyoruz ki medeniyetimizin, milletimizin bu meydandaki genç kardeşlerimizin eserleriyle birlikte dünya ve bu teknolojik tahakkümün altında edinen insanlık medeniyet değerlerimizle birlikte yeniden ayağa kalkacak, huzura, refaha ve adalete kavuşacak. Sizlerin eserleri insanlığı tahakküm altında tutmak için değil, insanlığın hastalıklarına olabilmek, dünyanın her yerine adaleti yayabilmek, iyiliği her köşesine yaymak için kullanılacak. Bu anlamda sizlerle iftihar ediyorum sevgili genç kardeşlerim. Sizler Medeniyetimizin ufkuna bir güneş gibi doğacaksınız. Tam bağımsız ve müreffeh Türkiye’yi sizden icra edeceksiniz. Adil bir dünyanın umutlarını sizler yeşerteceksiniz, gelecek sizlersiniz” dedi.