Hiçbir şey
Zekâyı seyahat etmek kadar
Geliştirmez” der, Emile Zola…
“Öğrenmek istiyorsan
Seyahat etmelisin” diye söyler, Mark Twain…
“Seyahat için yaptığın yatırım;
Kendin için yaptığın
En iyi yatırımdır” der, Matthew Karsten…
…
Biliyorsunuz,
En son olarak Mısır’a gitmiş,
Oraları sizlere tanıtmaya
Gayret etmiştim…
Kendini
Tanrı diye lanse eden Firavunların
5 Bin yıllık mumyalarını
Gözümle görmüş,
Çok eski bir uygarlık olan
Mısırlıların,
Şimdiki hazin hallerine
Şahit olmuştum…
Turizmle
Karnını doyurmak için
Mücadele eden,
Bir milleti görmüştüm…
Geldikten sonra
Oraları
Görmek isteyenlerin çokluğuna,
Açıkça şahit olmuştum…
Beni arayıp,
“ Oraları
Çok görmek istediğini,
Bir daha gidilirse,
Mutlaka
Haberinin olmasını” isteyenler,
Çok fazla olmuştu…
5 yıldızlı otelde
Her şey dâhil konseptinde
Kuş sütü eksik olmayan
Yemeklerden yiyip,
Deniz ve havuzun keyfini çıkarmıştık…
Burada Bedevi köyüne gidip,
Bedevi kızlarının yaptığı
Çay ve
Ekmeğin tadını çıkardık…
ATV ve
Bagi denilen araçlarla
Çölde tur atmıştık…
Oradan
5 Bin yıllık tapınaklarıyla
Göze hitap eden,
Luksor kentini gezmiştik…
Bu kentteki tapınaklar,
Yapıldığı zamanki gibi
Şimdi de,
Aynı o zamanlar gibi capcanlı ortada…
Oradan
Dünyanın en kalabalık
2. Başkenti olan Kahire’ye giderek,
Keşmekeşliğin, kuralsızlığın,
Yoğun korna seslerinin
İçine düşmüştük…
Ancak
Piramitlerin ihtişamlı halini,
Sfenksi,
El Ezher Üniversitesini
Ve
Binlerce yıl önceki
Mısır tarihini günümüze yansıtan
Kahire Müzesini görünce,
Bu olumsuzlukları unutmuş,
El Halil Çarşısını gezip,
Bize göre çok ucuz olan buradan,
Alış veriş yapmıştık…
2 gece kaldığımız
Kahire’den
Şhaam kentine geçiş yapmıştık…
Kızıldeniz’in kenarındaki
Bu şehirde de,
5 yıldızlı otelde tatil yapmıştık…
7 gecelik
8 günlük Mısır tatilimiz
Her şeyin sona erdiği gibi biterek,
Türkiye’ye geri dönmüştük…
Bu gezide
Bize eşlik eden Peratur’un sahibi
Murat Ay ve
Değerli çalışanı Kübra Hanıma
Çok teşekkür ederiz…
…
23- 31 Mart tarihlerinde ise
Baştan aşağı
İran’ı gezmeye gidiyoruz…
Trabzon’dan yola çıkıp
Sabah Tebriz’e varıyoruz…
Oradan uçakla
Şiraz’a uçuyoruz ve
İran’ın önemli tarih kentlerini
Gezmeye başlıyoruz…
Şiraz’dan Yezd’e geçip,
Orayı geziyoruz…
Yezd’den İsfahan’a varıp,
Bu önemli kentin
Tarihi ve turistik kentlerini geziyoruz…
İsfahan’dan
İran’ın Başkenti Tahran’a,
Tahran’dan
Tekrar Tebriz’e uçakla gelip,
O gece orada kalıyoruz…
Kapadokya’nın
Bir benzeri olan Kendovan köyüne gidip,
Orada yaşayan insanların
Örf, adet, gelenek
Ve
Yaşamlarını inceleyeceğiz…
Oradan ise
Güney Azerbaycan’ın
Başkenti olan Tebriz’de olan
Dünyanın
En büyük kapalı çarşısında
Bize göre
Çok ucuz olan hatıra
Ve
Eşyalardan alıp,
Akşamüzeri Trabzon’a dönmek üzere,
Otobüsle yola koyulacağız…
…
30 Ağustos 04 Eylül arası ise
Rusya’nın
En önemli kentlerinden olan,
San Petersburg
Ve
Moskova’yı
Görmeye gideceğiz…
“Beyaz Geceler” adlı bu gezimiz
Yine
Mükemmel geçeceğine
İnancım tam…
Duruma göre
Başka ülkeleri görmek isteyen
Gezgin insanlar,
Artık
Bu konuda tecrübeli olan,
Beni arayabilir…
Bu duygularla,
Hoş kalın, hoşça kalın…
03.04.2025
Rahman AYHAN
Gazeteci-Araştırmacı Yazar
YORUMLAR