Aliekber METE/ ANKARA, – AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Türk Devletleri ile İlişkiler Başkanı Kürşad Zorlu, “Halihazırda dünyadaki afetlerin yüzde 40’ı Asya’da yaşanmakta ve bu noktada Türk Devletleri Teşkilatı ülkelerinin yer aldığı coğrafya söz konusu kapsamın içerisinde yer almaktadır. Buna karşı proaktif bir yaklaşımla Türk Devletleri arasında Sivil Koruma Başkanlığı kurulması kararlaştırılmış olup, parlamentolarda onay süreci başlatılmıştır” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Türk Devletleri ile İlişkiler Başkanı Kürşad Zorlu, TBMM’de Parlamentolar arası dostluk grubu başkanlarıyla bir araya geldi. Zorlu, İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından devletin teyakkuz halinde olduğunu ve süreci yakından takip ettiklerini belirterek, “Şüphesiz depreme hazırlık ve özellikle sivil koruma çalışmaları afetlerle mücadelede büyük önem taşıyor. Bu vesileyle Türk dünyası için de önem arz eden bir projeyi sizlerle paylaşmak isterim. Halihazırda dünyadaki afetlerin yüzde 40’ı Asya’da yaşanmakta ve bu noktada Türk Devletleri Teşkilatı ülkelerinin yer aldığı coğrafya söz konusu kapsamın içerisinde yer almaktadır. Buna karşı proaktif bir yaklaşımla Türk Devletleri arasında Sivil Koruma Başkanlığı kurulması kararlaştırılmış olup, parlamentolarda onay süreci başlatılmıştır. Türk Devletleri Sivil Koruma Başkanlığının Acil Durum merkezi İstanbul’da açılacak olup Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) de dahil olmak üzere buraya her ülkeden bakanlık temsilcileri atanacaktır. Her ülke afet müdahale ekibini hazır duruma getirecek ve sekiz Türk Devletinde herhangi bir afet gerçekleştiğinde saatler içerisinde ortak müdahale gerçekleştirilecektir. Bu önemli bütünleşme projesinin bir sonraki zirveye kadar sonuçlandırılmasını planlıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘TÜRK DÜNYASINA YÖNELİK MANİPÜLATİF PAYLAŞIMLARI DİKKATLE TAKİP EDİYORUZ’
Zorlu, Türk Devletleri Teşkilatı üyesi olan bazı ülkelerin Güney Kıbrıs’ta elçiliklerini akredite etmeleri ile ilgili, “Bu konuyla ilgili Dışişleri Bakanlığımız, ilgili diplomatik temsilciliklerimiz hassasiyetlerimizi kardeş ülkelerimize iletmiş ve gerekli girişimleri yapmıştır. Bir aile meclisi sorumluluğuyla ve her alanda iş birliği temasıyla Türk Devletler Teşkilatını kurumsallaştırırken bu son gelişmeler çerçevesinde de diyalogumuzu sürdürüyoruz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 2022 yılında anayasal adıyla Türk Devletler Teşkilatına ve ardından TÜRKPA’ya üye olması Kıbrıs Türk halkının egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi hedefi açısından bizler için tarihi bir dönüm noktası olmuştur. Yakında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde gerçekleşecek Aksakallılar Konseyi toplantısı ve hemen ardından yine KKTC’nin katılımıyla gerçekleşecek olan Türk Devletleri Parlamenterler Meclisi zirvesi bu yaklaşımın buluştuğu bir zemin olacaktır. Bu kapsamda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın mayıs başında gerçekleştireceği KKTC ziyareti için hazırlıklarımız sürmektedir. Yine Macaristan’da düzenlenecek Devlet Başkanları gayri resmi zirvesi de 21- 22 Mayıs tarihinde planlanmaktadır. Aracılığınızla bir kez daha ifade etmek isterim ki, meselenin detaylarını sorgulamadan, doğru ve yanlışları birbirine karıştırarak doğrudan ülkemize ve Türk Dünyasına yönelik manipülatif paylaşımları dikkatle takip ediyoruz. Farklı meselelerde olduğu gibi burada da birtakım eksiklikleri ortaya koymak ya da eleştiriler getirmek elbette mümkündür. Ancak Türk Dünyasına, Türk Devletleri Teşkilatına ve Türkiye’nin bu sahadaki tarihi rolüne saldırarak hedef almak asla kabul edilemez bir durumdur” diye konuştu.