‘Soykırım görmek isteyen Hakmehmet Şehitliği’ne gelsin’

Özkan AYDIN/IĞDIR, – IĞDIR’ın Hakmehmet köyünde 106 yıl önce Ermeniler

Özkan AYDIN/IĞDIR, – IĞDIR’ın Hakmehmet köyünde 106 yıl önce Ermeniler tarafından hunharca katledilen 83 şehidin torunları, sözde soykırım iddialarına şehitlikten cevap verdi. Şehitler anısına yapılan anıt mezarda dua okuyanlar, dünyanın Ermeni yalanlarına inanmamasını istedi. Iğdır Üniversitesi’nden öğretim görevlisi Sözer Akyıldırım, “Ellerindeki arşiv belgelerini açıklasınlar” dedi. Türkiye Azerbaycan Dostluk Dernekleri Federasyonu Iğdır Azerbaycan Evi Derneği Başkanı Serdar Ünsal da “Gerçek soykırımı görmek isteyenler Hakmehmet köyüne gelsin” ifadelerini kullandı.

Ermenilerin her yıl 24 Nisan’da dünya gündemine taşıdığı sözde soykırım yalanına karşı, Iğdır’da sivil toplum kuruluşları, Hakmehmet köyünde 1919’da katledilen 83 şehit anısına yaptırılan anıt mezarı ziyaret etti. Türk ve Azerbaycan bayraklarıyla anıt mezara gelenler, yakınları için dua etti. Türkiye Azerbaycan Dostluk Dernekleri Federasyonu Iğdır Azerbaycan Evi Derneği Başkanı Serdar Ünsal, “Ermeniler sözde soykırım yalanını bütün dünyaya duyurmaya çalışacaklar; ‘Türkler bize soykırım yaptı’ diye. Aslında asıl soykırımı Ermeniler Türk milletine yapmıştır. 1919 yılında Iğdır ve çevresinde Ermeniler bir katliam yapmışlardır. Bu katliam yapılan yerlerin başında Hakmehmet köyü, Oba köyü, Tuzluca’daki Gedikli köyü, Koçkıran köyü, Yaycı köyü, Kazancı köyü gibi köyler gelmektedir. Devletimiz de burada Oba köyünde, Hakmehmet köyünde toplu mezarları açarak dünya kamuoyuna duyurdu. Asıl soykırımı biz burada görmekteyiz. Fakat bir emperyalist yalan olan sözde soykırım yalanını her alanda duyurmaya Ermeniler çalışıyorlar. Gerçek soykırımı görmek isteyenler Hakmehmet köyüne gelsin” diye konuştu.

Iğdır ve çevresinde katliam yapan Ermenilerin torunlarının 1992 yılında Hocalı’da aynı suçu işlediklerini ifade eden Ünsal, “Sözde soykırım yalanlarıyla kamuoyunu kandırmaya, onları aldatmaya çalışıyorlar. Buradan hür dünyaya sesleniyoruz. Gerçek soykırımı görmek istiyorsanız Doğu Anadolu Bölgesi’ne gelin, Iğdır’a gelin, Azerbaycan’a Hocalı’ya gidin. Orada gerçek Ermeni soykırımını göreceksiniz” dedi.

‘DÜNYA KAMUOYUNA GÖSTERDİK’

Hakmehmet köyündeki katliamda dedelerinin şehit olduğunu belirten Iğdır Muhtarlar Derneği Başkanı Mikail Ud, şunları söyledi:

“1919 yılındı Ermeni çeteleri tarafından bir gece köyümüzün etrafı sarılarak köydeki bütün erkekleri toplayıp şu anda durduğumuz yerde mevcut bulunan ve 13 metre derinlikte su aldığımız su kuyusunun başına getiriyorlar. Burada teker teker hepsini kurşunlayarak, hançerleyerek bu kuyuya atıyorlar. Biz bu katliamın dünya kamuoyuna duyurulması için 2009 yılında bu kuyunun açılmasına karar verdik. Bütün dünya kamuoyu da şahit oldu. Şehitlerimizin naaşlarını, kemiklerini çıkararak karşıda bulunan duvarın orada bütün dünya kamuoyuna sergiledik. Katliamı yapan kendileri Doğu Anadolu Bölgesi’nde yüzlerce, binlerce insanımızı Müslüman halkı şehit ettiler. Fakat 3-5 tane Avrupa ülkesinin dolduruşuna gelerek Türkler bizi katletmişlerdir, soykırım yapmışlardır, yalanına başvuruyorlar. Her yıl dünya kamuoyunu bununla meşgul ediyorlar. Arşivlerinde de bir şey yok ama biz burada bizim kanıtımız var, delilimiz var, ispatımız var. Dünya kamuoyuna, gösterdik.”

‘DELİ SAÇMASI’

Sözde soykırım iddialarının emperyalist bir yalan olduğunu ifade eden Iğdır Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Sözer Akyıldırım, “Ben buradan haykırıyorum. Diyorum ki; Japonya’ya 1945 yılında Nagazaki, Hiroşima’ya atılan atom bombalarıyla 300 bine yakın insan öldü. Osmanlının elinde kozmik silahlar mı vardı ki 2 milyon insanı katletsin, öldürsün. Öldürdüyse bunların toplu mezarları nerede? Ermenilerin ellerindeki arşiv belgelerini açıklasınlar. Varsa toplu mezarlar göstersinler. Kazı yapalım, çıkaralım. 1915 şartlarında 2 milyon Ermeni’nin öldürülmesi iddiası tamamıyla bir deli saçmasıdır” diye konuştu.

Ermenilerin 106 yıl önce akrabalarını şehit ettiğini anlatan Peri Ud (81), 7 amcasının öldürüldüğünü belirtti. Köyde yaşayan Hüseyin Çeçe ile Hasan Çiçek, dünyaya seslenerek Ermeni yalanlarına itibar etmemelerini istedi.