İZMİR’deki körüklü çizme ustası Hasan Hüseyin Öter (75), 11 yaşında çırak olarak başladığı mesleğini 64 yıldır sürdürüyor. Kalıp kullanmadan eliyle körük yapan son usta olan Öter, ayda 8 çift çizme üretiyor.
Tire ilçesinde yaşayan körüklü çizme ustası Hasan Hüseyin Öter, 11 yaşında ustası İrfan Kahya’nın yanında çırak olarak başladığı mesleğine 64 yıldır devam ediyor. Tarihi Kutu Han’daki atölyesinde zanaatını yapan Öter, bugün, kalıp kullanmadan eliyle körük yapan son usta olarak tanınıyor. Meslek yaşamı boyunca çok sayıda kişiye körüklü çizme yapan Öter, geçen yıl 16 Aralık’ta Ankara’da, Külliye’de düzenlenen ‘Türkiye Yüzyılı’nın Emektarları Programı’nda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ‘Reis-i Cumhur’ yazılı ve Türk bayrağını nakşettiği körüklü çizmeyi hediye etti.
‘ELLE YAPAN BAŞKA USTA YOK’
Hasan Hüseyin Öter, ustası İrfan Kahya’nın dönemin ünlü körüklü çizme ustalarından olduğunu belirterek, “Bu meslekten ne ekmek yiyorsam ustamın sayesinde. Çok özen gösterdi, mesleği öğretti. 1968 yılından bugüne kadar da kendi adıma yapıyorum” dedi.
Her milletin kendine has çizmesi olduğunu dile getiren Öter, “Fransızların diz kapağının üstü kapalı arkadan bağcıklı, Rusların arkası tokalı çizmesi var. Bizim de düz çoban çizmemiz var. Yürürken kendiliğinden kırışıklık yapıyor. 1930 yıllarında Söke’de yaşayan Halil Bey, ağa çizmesinde bir fark olmasını istiyor, çizme ustası yığma şeklinde yapıyor. 1950 yılında benim ustam da çapraz körük haline getiriyor. Şu an yapanlar bacak kalıplarının üstünü oyup şekil veriyor. Ben körükleri elle yapıyorum. Ömür boyu bozulmuyor. Elle yapan başka usta yok, herkes ‘Elle yapıyorum’ diyor ama yapmıyorlar. Eski ustalar herkesi imtihan etse sınavı bir tek ben geçerim” diye konuştu.
Haftada 2 çift körüklü çizme yaptığını söyleyen Öter, “İşçiliği çok ama verdiğin emeği inkar etmiyor. Müşteri giyip ‘Eline sağlık usta çok iyi olmuş’ demeden içim rahat etmiyor. Giyip gidiyorlar, ben de arkalarından keyifle seyrediyorum. Ayda 8 çift yapıyorum. Talep çok ama ben artık yorgunum” dedi.
Geçen yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a çizme yaptığını söyleyen Öter, “Benim için tarif edilmez bir duygu. 85 milyonda kime nasip olmuş ismen oraya çağırılmak? Gurur vericiydi, beni yanına oturttu, onurlandırdı. Bu yaşımda gurur duydum, kendimden değil mesleğimin sayesinde” dedi.
‘SAYGIN BİR MESLEK’
“Mesleği yapan var ama hakkını vererek yapan yok” diyen Öter, sözlerine şöyle devam etti:
“3 çırak yetiştirdim, 2’si ‘Bu iş para kazandırmıyor’ diyerek İzmir’de ayakkabı sektörüne döndü. Kazandırıyor ama onların gözü yüksekteydi. Manisa Turgutlu’da bir çırağım var, yavaş yavaş kendini geliştiriyor. Gençlere tavsiyem, gelip öğrensinler. Sıradan bir memurun 2 katı maaş alabilirler, saygın bir meslek. Elim kolum tuttuğu müddetçe yapacağım. Oğlum da öğrendi, körük yapacak hale geldi ama sıkıcı geldiğini söyleyip, yapmadı. Ama tekrar tavsiye ediyorum, birileri gelsin mesleği öğrensin. Keşke birileri hakkıyla öğrenip yapsa. Ölmeye yüz tutmuş bir meslek. Aslında ölmüştü de körüklü çizme giyen yoktu, sonra Ege’deki Yörük köyleri sayesinde canlandı. Şimdi yanımda 10 insan çalışsa 10’una da yetecek iş var” diye konuştu.
Haber: Seza Nur ALPDÜNDAR – Kamera: Gökhan KILIÇ/ İZMİR,